Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Nazır Cihangir İslam Arnavutköy’ü ziyaret ederek partililerle bir araya geldi. Milletvekili Nazır Cihangir İslam, “Hakkı söylemeye her zaman ve her zeminde devam edeceğimizin sözünü verebiliriz. Çünkü hakkı söylemek zordur, hakkı dinlemekte zordur” dedi.
Saadet Partisi Arnavutköy İlçe Başkanlığını ziyaret eden İslam, burada bir konuşma gerçekleştirerek, “ Çok değerli arkadaşlar bir yolculuğa başladık. Kaybı bilmiyoruz bu yolculuk nerde ne zaman son bulur onu da bilmiyoruz. Nereye kadar devam eder onu da bilmiyoruz. Ama size bir tek şeyin sözünü verebiliriz. Hakkı söylemeye her zaman ve her zeminde devam edeceğimizin sözünü verebiliriz. Evet, gördüğünüz gibi hakikati ortaya koymaya ve gerçekleri ortaya koymaya başladıkça ortalık biraz hareketleniyor, kaynamaya başlıyor. Çünkü hakkı söylemek zordur, hakkı dinlemekte zordur. Bunun iki taraf için zorlukları vardır” diye konuştu.
“Hesap ne derece adil sorulmuştur, mecliste söylediğimiz budur”
Doktor olduğunu belirten İslam, “Çoğunuz beni bir hekim olarak tanıyor. Ben bir ortopedi profesörüyüm omurga hastalıkları profesörüyüm. KHK’ların başladığı bu OHAL dönemine girmeden önce hasta hekim olarak karşılaşıyorduk. Şöyle bir örnek verelim siz büyük bir ailesiniz bir hastanızı bana getirdiniz. Ortopedik bir şikayeti var. Dediniz ki siz bizim doktorumuz olun ameliyatı siz yapın, olur anlaştık. Hastayı aldık masaya yatırdık. Ben o anda hastanın ve sizin rızanızı almadan, haberiniz olmadan birde yanıma sınıfçıyı aldım yani bu işte ehliyeti olmayan sizin bilginiz dışında onunla bir anlaşma yaptım ameliyata soktum, ameliyatın şurasını ben yapacağım şurasını sen yapacaksın dedik ve ortaya bir problem çıktı hastaya zarar verdik. Şimdi bu işin sonunda gördüğünüz gibi iki tane sorumlu var. Sınıfçı ameliyat yapma ehliyeti yok onu bile bile hekime verdiğiniz sorumluluğa ortak oluyor. Ama burada birde baş sorumlu var. Sizin yetkinizi emanet verdiğiniz doktor o birinci dereceden sorumlu. Çünkü siz ona güvenip ehliyetine ve diplomasına güvenip bu işi ona veriyorsunuz. O ise sizden habersiz böyle bir ortaklığa girişiyor. Türkiye’nin durumu budur arkadaşlar. Sınıfçıdan hesap sorulmuştur ne derece adil sorulmuştur, mecliste söylediğimiz budur” ifadelerini kullandı.
“Türkiye’de yeni bir rejim inşaa edilmeye çalışılıyor”
Milletvekili Nazır Cihangir İslam, “Burada birinci sorumlu doktor pozisyonunda olan yetkiyi alan kişilerden henüz herhangi bir şey sorulmamıştır. Böyle değil mi tablo. Şimdi buradaki birinci dereceden sorumlular yani bunu günümüze uyarlarsak burada sizler hasta millet oluyorsunuz oradaki doktor hükümet oluyor. Sınıfçıda sizden habersiz işbirliğine girdiği o yapı. Şimdi burada birinci derecede sorumlu olan doktoru bir takım sorunlardan, ithamlardan, hesap vermesinden korumak için çok büyük olaylar meydana geliyor. Ne oldu? 140 bin kişi kamudan atıldı. Bunların bir tanesi de benim. Ben burada şahsi bir şey gütmüyorum neticede ben emekliliğimi hak ettim. Çok şükür sizlerde beni milletvekili yaptınız benim kişisel durumumda bir zorluluğum yok ama arkama baktığımda 140 bin kişi görüyorum. Gönlüm el vermiyor. Onların durumumu gündemde tutman lazım. Bu haksızlıklar üzerine bu Türkiye’de yeni bir rejim inşaa edilmeye çalışılıyor. Esas problem burada. Tek kişi yönetecek, kanunda o olacak, uygulayanda o olacak meclisi denetim dışı bırakacaksınız. Hükümet kim olursa olsun verdiği ihaleleri, bizden topladığı vergileri nereye harcadığının hesabını verirse buna biz şeffaflık diyoruz vermezse uygun bir davranış içinde olmaz. Bugün ki geldiğimiz noktaya bakıyoruz. Diyeceksiniz ki hiç birimiz senet imzalamadık ama Türkiye Cumhuriyeti aşağı yukarı 500 milyar dolar borcun altındaysa bu borcun, bu senetlerin imzacısı bizleriz. Çünkü Türkiye kalıcı, bunlar gidici değil mi? Bir şekilde bir gün gitmeyecekler mi? Gidecekler peki bu borç silinecek mi onlar gidince, silinmeyecek. Sizler ve bizler bu borcu ödeyeceğiz” şeklinde konuştu.
