Sultangazi’de eğitimde başarılı işlerin altına imza atan Milli Eğitim Müdürü İbrahim Demir’in şok bir kararla Kırklareli Kofçaz İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne atamasının yankıları sürüyor. Sivil Toplum Kuruluşlarından siyasi parti temsilcilerine, okul yöneticilerinden öğrenci ve velilere varıncaya dek herkesin seferber olduğu ve bu haksız atama kararından geri dönülmesi gerektiğinin istendiği Sultangazi’de deneyimli müdür İbrahim Demir’in bürokrasideki yanlış uygulamaların kurbanı edilmeye çalışıldığı ifade ediliyor.
Geçtiğimiz haftalarda yine flaş bir kararla Milli Eğitim Bakanlığı tarafından müfettişlerin gönderildiği Sultangazi’de, İlçe Milli Eğitim Müdürü Demir, görevden el çektirilmiş; açtığı dava sonucu Demir, aklanarak yeniden görevine dönmüştü.
Geçtiğimiz hafta göreve iadesi yapıla İbrahim Demir ile ilgili bu karar Sultangazi’de sevinçle karşılanmış ve başarılı İlçe Milli Eğitim Müdürü’nü çok sayıda isim ziyaret ederek göreve geri dönüşünü tebrik etmişti.
Aradan kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen İbrahim Demir ile ilgili son dakika gelişmesi ile Demir’in, Kırklareli Kofçaz ilçesine Milli Eğitim Müdürü olarak atandığının haberi gelince Sultangazi ayağa kalktı.
Birçok STK, Siyasi Parti temsilcisi, okul müdürü, öğretmen, öğrenci ve velinin duruma tepki gösterdiği şok atama kararının bürokratik bir hata olduğu savunulurken, karardan geri dönülmesi gerektiği dile getirildi.
Sultangazi’nin başarılı Milli Eğitim Müdürü İbrahim Demir ile ilgili son 4 aylık süreçte yaşanan gelişmeleri özetleyen İstanbul Gündem Gazetesi İmtiyaz Sahibi Engin Belli, yaşananları taşıdığı köşe yazısında şu ifadelere yer verdi;
GAZETECİ ENGİN BELLİ’NİN KALEMİNDEN
Sultangazi’de bir dedikodudur almış başını gidiyor… Neredeyse her gün onlarca Gazete okurumuz sosyal medya ve WhatsApp ihbar hattımızdan bize ulaşıyor… Sokaklarda ve caddelerde durdurup soruyorlar… Berberde, bakkalda ya da fırında olduğumuz esnada yanımıza yaklaşan vatandaşlar “Siz Gazeteci Engin Belli Beysiniz değil mi? Çok affedersiniz ama İlçe Milli Eğitim Müdürümüz ile ilgili yine sürgün edildiğine dair söylenti var, nedir bunun aslı?” diyorlar.
İşte bu vesile ile “Sultangazili çocuklara ihanet!” sayabileceğimiz “Sultangazi Milli Eğitim’deki 2. Skandal!” olarak gördüğüm trajikomik konuyu bugün kaleme alacağım kıymetli okurlarım.
Devlet hata yapmaz, hatayı sakat işleyen bürokrasi yapar!
Ruh kökünde Batı Trakya olan Devletçi bir duruş sergileyen Gazeteci kimliğim ile Bürokratların ayıbını her zaman örterim. Ama bu mizah gibi, şaka gibi, komedi gibi bürokratik hatayı yazmadan edemeyeceğim.
Sultangazi’nin Başöğretmeni ve İlçe Milli Eğitim Müdür İbrahim Demir geçtiğimiz hafta Cuma günü senelik izne ayrılmıştır. Müdür Demir yaşadığı ilçesinde Sultangazi’dedir. Bir yere gitmemiştir. Bir yere gitmeyecektir. Şu an Sultangazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne Şube Müdürü Selçuk Akyıldız vekâleten bakmaktadır.
Bertaraf edilen 1. Kumpas girişimi nasıl olmuştu?
Sultangazi’nin Dürüst, Başarılı, Vefalı Başöğretmeni ve İlçe Milli Eğitim Müdürü İbrahim Demir, 2019 eylül ayındaki depremde hasar gören İstiklal İlköğretim Okulu’nun minik yavrularını hasarlı okulları kapatılınca yeni okullarına inisiyatif kullanarak servislerle taşıtmıştı.
Sizin anlayacağınız Türk çocuklarını Suriyelilerin bütçesinden taşıtmıştı!
Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler gibi yapılardan yalnızca Suriyelilere tahsis edilen fonu, Ankara’daki fon merkezini bilgilendirerek bu güzel icraatı yapmıştı. Her gün sokaklarda protesto gösterisi yapan minik yavruların anne ve babaları mutlu olurken, minik yavrular eğitimlerinden geri kalmamıştı.
Biz Müdür Demir’in takdir almasını, Demir’e plaket verilmesini beklerken mamafih öyle olmadı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yuvalanan, Bakanlık bünyesine sızan ve ilçemizde yerli destekçisi olan “bir yapı!” Müdür Demir’e kumpas kurmuştu. Bu kumpas 4 buçuk ay sürgünle devam etmiş ve Müdür Demir İstanbul Bölge İdare Mahkemesince “suç yoktur!” kararı ile aklanarak görevine başlamıştı. Bu karar Sultangazililer tarafından sevinçle karşılanmıştı. Öyle ki Belediye Meclisinde siyasi parti temsilcileri sevinçlerini yaptıkları konuşmalar ile dile getirmişti.
Bertaraf edilecek olan 2. Kumpas girişimi başladı! Sessiz kalma Sultangazi!
Bu süre zarfında Sultangazi’nin Başöğretmeni İbrahim Demir üstün bir gayret ile çalıştı. Okulları denetledi, online eğitime destek oldu, minikleri kucakladı, yardım kampanyaları başlattı… Yani 4 buçuk aylık reklam arası bitip vazifesine başladığında işini layıkıyla yapmayı sürdürdü. Bunlardan bahsedeceğim ama vatandaşların Gazetemize soruduğu soruya dönelim arzu ederseniz.
Bürokrasi görevini kötüyü kullanıyor, suçtur, hukuka meydan okunuyor!
Sultangazi’nin Başöğretmeni İbrahim Demir’in geçtiğimiz hafta Kırklareli’nin Kofçaz ilçesine tayini çıktı. Bu bürokratik bir hata sonucu yapıldı. Kararnamesi Kırklareli’ne ulaşan Müdür Demir elbette gidip bu ilçede göreve başlamadı. Bunun için de bir sebep yoktur! Çünkü Müdür Demir üstüne atılı suçlardan Bakanlık Müfettişlerinin raporu ile temize çıkmış ve Mahkemede aklanmıştır. Bu tayin hukuka adeta meydan okumaktır! Kararnameyi yazanlar için ise bu görevi kötüye kullanmaktır!
Bakın kıymetli okurlarım; Kofçaz’a yakın Bulgaristan’ın Tırnovacık yani Malko Tarnovo kökenliyim. Dedelerim oralıdır. O bölgeyi çok iyi bilirim. Kofçaz’ın sadece 3 adet okulu vardır! Sultangazi’nin 98 adet okulu bulunmaktadır! Kofçaz’ın 110 minik yavrusu vardır ilçe genelinde! Sultangazi’nin ise yaklaşık 110 bin öğrencisi bulunmaktadır! Görüleceği üzere oran binde birdir!
Şanlı Bayrağımızın dalgalandığı her yer kutsaldır, vatan toprağıdır ama ne gerek vardır böyle bir tayine?
Miraç Sünnetçi ilçemize emaneten gelmişti, kavga etmediği ve gönlünü kırmadığı okul müdürü dahası eğitimci kalmamıştı!
Öte yandan Sultangazi’ye emaneten görevlendirme yazısıyla gönderilen (bakın asaleten demiyorum görevlendirme diyorum, yani emanetçi olarak gönderilen) Beşiktaş’tan bir okulun Müdürü olan Miraç Sünnetçi Beyin yazısının varlığı konuşuluyor. Bay Sünnetçi, Müdür Demir’in yerine 4 buçuk ay Sultangazi’de görev yapmıştı. Gidişi hiç iyi olmamış, mahkemeyi kazanan Müdür Demir görevine başladığında Miraç Sünnetçi “madem alacaklardı beni niçin verdiler bu ilçeye!” diyerek personeline veda bile etmeden devir teslim töreni yapmadan çıkıp gitmişti. Zaten Bay Sünnetçi’nin okul müdürleri ile de iyi anlaşamadığı gün aşırı okul müdürleri ve öğretmenler ile uyum sorunu yaşadığı da iddialar arasındadır. Yeniden görevlendirmeyi Miraç Sünnetçi’de istememektedir kanısındayım. Zira Sultangazi zor bir bölgedir. Gül bahçeleri içindeki Beşiktaş’a benzemez! Müdür Sünnetçi ilçemize görevlendirilen bir eğitimciden ötesi değildir.
Dilim varmıyor ama bu bir sürgündür! Bu bir hak yemektir! Hiçbir sebep yoktur! Hiçbir gerekçe bulunmamaktadır! Bu bir Müdürü ve Başöğretmeni kişisel hırslar ve ihtiraslar uğruna harcamaktır! Bu bir kumpastır! Bu bir iftira kampanyasının intikam peşinde koşan ağızlarından salya akan koltuk düşkünü “bir yapının!” (bu yapı ki adeta suç örgütü oluşumu gibidir ve suç örgütü şeması çizerek açıklayacağım yakında) 2. Darbe teşebbüsüdür!
Sultangazi’nin Milli Eğitim ayarları ile oynanıyor!
Siyasallaştırılmaya çalışılan Milli Eğitim hasar görüyor. Zede alıyor. İcazetli ve yerli işbirlikçiler dümen çeviriyor! Minik yavrularının kaderi ile oynanıyor, Sultangazili 110 bin çocuk maceraya sürüklenmek isteniyor! Eğitim ordusu hedef oluyor. Pandemi sürecinde moraller bozuluyor. Hedef İbrahim Demir değildir! Hedef Sultangazili minik yavruların eğitim geleceğidir! Soruyorum Sultangazi kaç bürokrat yetiştirmiştir de pırıl pırıl olan Başöğretmen Demir harcanmak isteniyordur? Bunu vicdan kabul eder mi?
Peki ne olacak?
Teşhisimiz şudur kıymetli okurlarım; Ya bu iş bu hatalı bürokratik karar yeni bir kararname ile Bakanlık uhdesinden alınacak kararla düzelecektir ya da konuyu Sultangazi’nin Başöğretmeni İbrahim Demir yargıya taşıyıp tenzili rütbe sayılan dilim varmıyor ama sürgün diyebileceğim trajikomik vaka yargıdan bağımsız Türk Mahkemelerinden dönecektir! Mesele budur! Nettir kesindir! Yanlış hesap ya Bakanlıktan ya da Yargıdan dönecektir. Çok değil üç beş hafta sonra yine eğitim hizmeti samimiyetle yapılmaya devam eder.
Ne Sultangazilileri Başöğretmenlerinden koparmak mümkündür, ne de Başöğretmenlerini Sultangazi’den ayırmak mümkün olacaktır! Onun için dümen çeviren yapıya diyorum ki; “2. Teşebbüsünüz de başarısız olduğunda kumpasa alkış tutan elleriniz titreyecektir ve anlamsız sırıtan yüzleriniz donuk ifade alacaktır!”.
Sultangazililer bunu affetmez! Dünya döndükçe vicdanlarda mahkûm kalacaksınız!
Mizah gibi kararname ile yapboz tahtasına döndürdüğünüz İlçe Milli Eğitimin kaderi sizin oyuncağınız değildir! 21 Yıllık Gazeteciyim! Üniversitede Doktora Eğitimi alıyorum. Sözümüzün de ağırlığı vardır! Bunu da bölge sakinleri iyi bilir. Milli duran Devletçi olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde koşan Sultangazi’nin Başöğretmeni İbrahim Demir’in nefesimiz yettiği güne kadar, kararlılıkla, kaya gibi sert yanındayız ve hak mücadelesinde destekçisi olacağız! Sırf Sultangazi’ye eğitimde çağ atlattığı için mi sürgün ediyorsunuz? Bu burada kalmayacak. Biz mücadelemizi özgür ve tarafsız basın olarak vereceğiz. Hiçbir menfaat arzulamadan haksızlık ile savaşacağız. Bunu da buradan ilan ediyorum!
Boşuna çığlık atmayın, üstünüzü başınızı yırtmayın, başaramayacaksınız yerli işbirlikçiler!
Ben sizin kimler olduğunuzu, kimi İlçe Müdürü yapma derdinizde olduğunuz iyi biliyorum. Sizin derdiniz koltuk! Bir tane yolunda gitmeyen iş söyleyin? Söyleyemezsiniz çünkü yok. Ama kim kimin kardeşi, kim kimden nemalanıyor bunları da yazacağız. Acıklı olacak sonunuz! Bunu da Sultangazililer görecek ve okuyacak. Kumpasçı olduğunuzu ispatlı delilli olarak yayınlayacağım Gazetemizde.
Sultangazi’nin Başöğretmeni İbrahim Demir’dir!
Her eğitimci Sultangazi’nin İlçe Milli Eğitim Müdürü olabilir ancak her eğitimci Sultangazi’nin Başöğretmeni olamaz. Çünkü Sultangazili olmalıdır, Sultangazi’nin evlatları için gecesini gündüzüne katıp samimiyetle çalışmalıdır. Sultangazi’de eğitimde hizmet çıtası yüksektir. Bunu başaracak varsa buyursun gelsin Sultangazililerin hizmetkarı olsun.
Her şeyin bir vakti var, hak ve hukuk var, bizim de adaletli bir kalemimiz dahası terazimiz var. Unutulmasın ki davetsiz gelen misafir döşek olmadan oturur! Bu konunun takipçisi olacağız. Esen kalın kıymetli okurlarım.
Sözlerimi burada sonlandırırken şu soru geliyor aklıma “yoksa bu konuşmadan ötürü intikam mı almaya çalışıyorlar?”! Siz kıymetli okurlarım için arşivimizden çıkarttığımız bu vidoyu paylaşıyorum. Videoyu iyi izleyin ve tabloya genel bakın değerli okurlarım!…”